Ormanlarda doğal olarak yetişen veya emekle yetiştirilen, en az 8 metre boy yapabilen, yaşı ve çapı ne olursa olsun kökü, gövdesi ve tepesi olan yerli veya yabancı (egzotik) kökenli odunsu bitkiler.

Biyolojik yapı olarak “çalı” ve “ağaç” arasında özellikler gösteren, yaklaşık 8 metre’ye kadar boylanabilen, toprak yüzeyine yakın yerlerden itibaren türüne göre bir veya daha fazla sayıda ana gövdeye ve bunların oluşturduğu nispeten dağınık bir tepe tacına sahip odunsu bitki.

Bozuk orman alanları veya orman rejimi dışındaki uygun alanlar üzerinde orman ağaç ve bitkilerinin dikimi, ekimi veya iyileştirilmesi faaliyetleriyle oluşturulan orman örtüsü.

Orman olarak sınıflandırılmayan, 5 m’den yüksek ağaçların, % 5-10 oranında kapalılık oluşturduğu, 0,5 hektardan geniş alanlar.

Ekinleri biçtikten sonra tarlada kalan sap kısımları ve bunların bulunduğu tarla.

Canlı bir bitki veya bitki parçasına başka bir bitki veya bitki parçasının birleştirilmesi, kaynaştırılması.

Başlangıcından beri gelişimine insanlar tarafından kullanılmamış, insan eli değmeden yaşamını sürdürmüş ve sürdürmekte olan orman.

Ağaç ve ağaççıkların tepe çatısındaki ve/veya alt tabakalardaki bitkilerin yaprak örtüsünün toprak yüzeyine yansıyan toplam izdüşümlerinin, birim arazideki % oranı.

Bitki bilimi.

Tropik bölgeler dışındaki kurak-ılıman bölgeler içinde geniş alanlarda yayılış gösteren, ağaçsız, özellikle kısa ot örtüsüne sahip çayır formasyonu.

Sık olarak bir araya gelmiş bulunan kısa boylu, çalılaşmış ağaç toplumu veya kısa boylu çalılar ile çalılaşmış ağaçların birlikte oluşturduğu sık bir bitki toplumudur.

Tohumun kabuğunu patlatarak uç verip gelişim sürecine başlaması.

Kurak, yarı kurak ve kurak alt nemli (arid sub tropik) alanlarda iklim değişimleri ve insan aktivitelerinin de dahil olduğu çeşitli etmenlerin sonucunda oluşan “Arazi Bozulumu”dur.

Herhangi bir yere fidan ya da fide dikim

Orman veya ağaçlık alandaki ağaçların altında büyüyen çalı ve otlar. Örneğin kızılçam ormanlarında ağaçların altında yetişen maki ya da Karadeniz Bölgesinde orman altında yaygın olarak bulunan orman gülü diri örtü olarak adlandırılır.

Bir orman meşceresinin doğal vasıtalarla (doğal tohumlama ve vejetatif gençleşme, gibi) yeniden tesisi. Doğal gençleşme, bir takım insan müdahaleleri (toprağın yırtılması, yabani veya evcil hayvan zararlarına karşı çit koruması altına alma, gibi) ile kolaylaştırılabilir.

Bir saha üzerinde bitkilerin tohumlarını doğal yolla saçması, yayması.

Belli bir yerde veya bir ekosistemde doğal olarak bulunan, oraya insanlar tarafından getirilmemiş olan tür.

Eco ortam, logy bilim sözcülerinin birleşmesi ile ifade edilen ortam bilimi.

Bir bölge, ülke veya dünyanın ekolojik verilere göre sınıflandırılması. Bu sınıflandırma, iklim, yükselti, ana materyal ve toprak faktörlerine göre yapılır.

Bitki, hayvan ve mikro-organizma toplulukları ile bunların cansız çevrelerinin işlevsel bir birim olarak karşılıklı etkileşim içinde bulunan dinamik birlikteliği (kompleksi).

Sadece belli bir coğrafi yörede bulunan bitki veya hayvan türleridir. Endemik türler yeryüzünün geniş veya dar bir alanında bulunabilirler.

Yuvarlak odun işleyen veya yuvarlak odunlardan elde edilen yarı mamul ürünleri hammadde olarak kullanan, endüstriye materyal sağlayan ağaçlandırmalardır.

Doğal kaynaklarla ve nitelikleriyle ilgili bilgilerin sahada toplanması.

1) Bir arazinin akarsu, yağmur, rüzgar, buzul, dalga, yerçekimi veya diğer jeolojik etmenlerin neden olduğu kopma, sürüklenme, çözülme, taşınma ve kitle hareketi benzeri süreçlerle aşındırılıp, yıpratılması. 2) Toprak kümelerinin (agregatlarının) parçalanması, su, rüzgâr ve yerçekimi gibi etmenlerle taşınması ve sonuç olarak, ait oldukları yerlerden farklı ortamlarda birikmesi olayı.

Aynı koşullar altında, çeşitli toprakların aşınmaya karşı gösterdikleri kolaylık oranı. Erozyona duyarlılık (erodibilite) toprakların öz niteliklerine bağlı bir kavramdır.

Arazi sathında hızlandırılmış erozyonu kontrol altına almak için gerekli tedbirlerin uygulanması. Bu tedbirler vejetatif karakterde olduğu gibi, teraslar, sekiler, jütler ve mahmuzlar gibi erozyon kontrolünde yararlanılan yapılar gibi fiziksel önlemler veya kontur tarımsal uygulama, şeritsel tarım, münavebe ve organik gübreleme gibi kültürel kontrol tedbirleri olabilir.

Belli bir alanda bulunan bitkilerin tümü.

Ormanın devamlılığını sağlamak için çeşitli uygulamalar ile genç neslin sahaya gelmesini ve gelişmesini sağlamak.

Gençliğin yaşaması ve iyi büyümesi için uygulanan seyreltme, ot alma, çapalama gibi bakım işleri.

Kozalaklı bitkilerdeki ince, ibre şeklindeki yapraklara değil, geniş yapraklara sahip olan ağaçlar.

Gölgede veya düşük güneş ışığında yetişen, bu koşullarda iyi gelişen ve büyüme yapan bitkiler. Bu bitkiler orman altında veya bulutlu ortamlarda yetişir.

Yamaçlarda toplanan toprak ve benzeri katı materyallerin alt katmanlarında bir ayırma ve kayma düzlemi bulunan kısımlarda, düzlemin üstünde kalan toprak kitlesinin yerçekimi etkisi ile bulunduğu yükseklikten aşağı doğru kayma yüzeyi üzerindeki hareketine “Arazi kayması” veya “Heyelan” denilir.

Uygun koşullara sahip sahalar üzerinde, yoğun saha hazırlığı, dikim ve bakım tekniklerinin uygulanması ile tesis edilen ağaçlandırma veya orman alanlarında bir hektar alanda bir yılda ortalama en az 10 m3 hacım artımı oluşturacak ölçüde hızlı büyüme gösteren ağaç türleri.

Gübreleme, sürme, teraslama ve benzeri tedbirler uygulanarak, tuzluluk ve taşlılık gibi sorunları giderilerek daha verimli hale getirilen arazi.

Çam, ladin, göknar gibi kozalaklı, yaprakları ibre şeklinde olan ve genellikle yapraklarını dökmeyen (herdemyeşil) orman ağacı türleri.

Kızılçam, karaçam, sarıçam, ladin, göknar gibi, yaprakları iğne şeklinde olan ağaç türlerinin oluşturduğu ormanlar.

İki veya daha fazla ağaç türünden oluşan ve ana tür dışındaki türlerin alanın en az %20'sini kapladığı orman.

Ağaçların tohumdan veya fidandan geliştiği ormanlardır. Sürgünden gelişen baltalık ormanlarının aksine genellikle ağaçların boyları ve ormanın kapalılığı yüksektir.

Yağışların kaydedilen normal düzeylerin önemli ölçüde altına düşmesi sonucu hidrolojik dengenin ciddi şekilde bozulması nedeniyle arazi ve kaynak üretim sistemlerinin olumsuz olarak etkilenmesine yol açan doğal olay.

İnsan tarafından düzenli olarak yetiştirilen, seleksiyon ve ıslah işlemleri görmüş bitkiler.

Akdeniz iklim bölgesinde yetişen ağaççık ve çalıların oluşturduğu genellikle herdemyeşil odunsu bitki toplumu.

Tür bileşimi, gelişim, yaş ve yapı bakımından tekdüzelik gösteren ve etrafındaki diğer ağaç toplumlarından belirgin şekilde ayrılabilen, yerel iklim oluşturacak derecede yayılışa sahip, karşılıklı olarak birbirlerini etkileyen ve genellikle bir hektardan daha fazla alan kaplayan ağaç topluluğu, orman bölümü.

Bilimsel ve estetik bakımından, milli ve milletlerarası ender bulunan tabii ve kültürel kaynak değerleri ile koruma, dinlenme ve turizm alanlarına sahip tabiat parçaları.

Mevcut 6831 sayılı Orman Kanununa göre, "Tabii olarak yetişen ve emekle yetiştirilen ağaç ve ağaççık toplulukları yerleriyle birlikte orman sayılır".

Üzerinde halen orman bulunan yerler ile halen orman bulunmasa bile daha önce orada orman bulunduğu (ormana ait kalıntılarla ve/veya diğer kanıtlarla) belirlenen alan.

Orman ile ortam arasındaki ilişkilerin tümü. Başka bir anlatımla ormanın yetişmesini etkileyen iklim (yağış, sıcaklık), topografya, toprak, diğer canlılar ile ormanın kuruluşu, gelişmesi ve verimi arasındaki ilişkilerin değerlendirilmesi.

Bitki, hayvan ve mikro-organizma toplulukları ile bunların cansız çevrelerinin işlevsel bir birim olarak karşılıklı etkileşim içinde bulundukları ve ağaçların bu sistemin kilit bir bileşimi oluşturduğu dinamik birliktelik (kompleks).

Ormancılık, ormanların ve ormanla ilişkili doğal kaynakların idaresi ağaçlandırma faaliyetleri ve bu faaliyetlerin yapılabilmesi için gerekli olan altyapı hizmetlerinin gerçekleştirildiği bir bilim dalı ve yönetim sanatıdır.

Bir orman alanının diğer bir kullanım altındaki bir araziye dönüştürülmesi veya ağaç örtüsü kapalılığının minimum % 10 eşik sınırının altına düşmesi. Ancak % 10 kapalılık ülkeden ülkeye değişebilmektedir.

Gövdeleri odunlaşmayan ve üst kısımları genellikle sert olmayan, vejetasyon süreci sonunda toprak üstü kısımları ölen bitkiler.

Ormanda ağaçlardan dökülen yaprak, dal, kabuk, meyve gibi bitkisel artıkların toprak üzerinde birikmesiyle oluşan organik tabaka.

Genelde orman ürünleri sanayii ve diğer odun kullanım alanları için odun hammaddesi üretmek amacıyla tesis edilen ağaçlandırma ormanlarıdır.

Mevcut ekosistemlerin çeşitlilik, fonksiyon ve dinamiğinde, gerek insanlar tarafından verilen hasarların gerekse doğal etkenler sebebiyle ortaya çıkan olumsuzlukların çözümü amacıyla, alana özgü türlerin ve doğaya uygun yöntemlerin kullanılması ile belli bir alandaki yapı ve koşulları daha önceki doğal durumuna getirmeye yönelik olarak yapılan iyileştirme çalışmaları.

Işık ve karbondioksit temin etmek amacıyla diğer bitkilerin gövdesine sarılarak büyüyen odunsu bitkiler (ağaç sarmaşığı vb).

1) Bitki türlerinin fidanlarının dikilmesi veya tohumlarının ekilmesi suretiyle gerçekleştirilen gençleştirme. 2) Amenajman planlarında gençleştirme periyoduna alınmış alanlarda, doğal gençleştirme koşulları bulunmayan veya tür değişikliğine gidilmesi zorunlu görüldüğü haller bulunan sahalarda yapılacak ağaçlandırma faaliyetleri suni gençleştirme olarak adlandırılmaktadır.

Tohumların ekilmesi veya tohumlardan yetiştirilen fidanlar ile vejetatif yolla üretilen fidanların dikilmesiyle meydana getirilen orman.

Eğimli arazilerde yüzeysel akışların hızını kesip toprak kayıplarını izin verilebilir sınırın altına indirmek ve suyu korumak amacıyla düzeç eğrilerine paralel veya çok az eğimli olarak yerleştirilen bir seri toprak sekiler veya toprak seki-kanal kombinasyonları.

Şiddetli yüzeysel akışla toprak kaybına meydan vermeden meyilli sahayı kullanmak için dalgalı arazinin meyline karşı dik olarak teraslar inşası suretiyle uygulanan bir erozyon kontrol yöntemi.

Kendisinden bitki üreyen dane. Bitkilerde döllenme sonunda yumurtacıktan oluşan ve yeni bir bitki oluşmasını sağlayan tane.

1) Bitkilerden tohumların dökülmesi, saçılması, ekimi. 2) Tohum ekme işi.

İlkbaharda bitkilerde görülen, açılınca yaprak veya çiçek halini alacak kabartı.

Bir arazideki toprakların çeşitli kullanımlar karşısındaki davranışlarını, potansiyel kullanımlarını ve sınırlandırmalarını belirlemek ve sınıflandırmak amacıyla; fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerinin tespiti, sistematik olarak incelenmesi, tarif edilmesi, haritalanması ve raporlaması için yapılan çalışmaların bütünü.

Bitkilerin gelişmesi için uygun toprak şartları elde etmek, yabani ot kontrolü, sızma (infiltrasyon) kapasitesinin ve havalanmanın muhafazası için toprağın mekanik olarak işlenmesi.

Tropikal bölgelerdeki kurak ve yarı kurak bölgelerde yetişen ormanlar. Bunlar arasında deniz seviyesi ile 1000 m arasında Devamlı Yeşil Nemli Ormanlar, savanalarda Kurakçıl Ormanlar

1) Diğer tüm organizmalardan farklı, üreyebilme ve döl verme yeteneğine sahip olan bir organizmalar grubudur. Bu, bitkiler ve hayvanlar için en küçük sınıflandırma birimidir.  2) Kendi içinde döllenen, üreme bakımından diğer bütün organizmalardan izole olmuş bir organizmalar grubu. İşlevsel olarak tür terimi, morfolojik ve genetik benzerliklere dayalı bir temel taksonomik birimdir.

1) Bir bölgenin belli bir alanında bulunan türlerin sayısı ve çeşitliliği. 2) Türlerin zenginlik, nispi bolluk ve farklılıkları ile ilgili yönlerini bir arada ele alan, tür seviyesindeki biyolojik çeşitlilik.

Bir yerde yapılacak ağaçlandırma veya diğer bitkilendirme faaliyetleri için uygun tür tespiti. Bitkiler yetiştikleri ortamın bazı özelliklerini bünyelerine alırlar.

Her hangi bir alan veya bölgede yaşayan ve ayırt edici özelliklere sahip bitki örtüsü ve/veya bitki topluluğu tipidir. Bir bölgede hangi bitki örtüsü tipinin oluşacağı ve bileşiminin (onu oluşturan bitki türlerinin) ne olacağı konusu şu etkenler tarafından belirlenir İklim, Organizmalar, Toprak ana materyali, Zaman.

Belirli bir bölgede bulunan bitkilerin normal gelişimini yaptığı süredir. Genellikle sıcaklık ve toprak nemi koşulları vejetasyon süresini sınırlar. Ormanların vejetasyon süresi günlük ortalama sıcaklığın sürekli olarak devam ettiği 8o C'nin üzerinde olduğu günlerin sayısı.

1) İnsanlar tarafından bilerek veya tesadüfen kendi doğal yayılış alanları dışındaki bir yere taşınan ve orada yetiştirilen/yetişen tür. Bu türler tüm dünyada habitatların değişmesine ve biyoçeşitliliğin bozulmasına neden olan bir etken olarak kabul edilir. Dışarından getirilen ve yerel ekosistemler üzerinde olumsuz etki yaratan bu türlere istilacı türler de denir. Bununla beraber, yerli olmayan türlerin hepsi istilacı ve ciddi olumsuz etki yaratan tür olarak kabul edilmez. 2) Kasıtlı veya tesadüfi insan faaliyetleri nedeniyle, tarihsel olarak doğal yayılış gösterdiği al

Yaban ortamında yaşamakta olup, doğal durum ve yapısını değiştirmeye yönelik bir yetiştirme müdahalesine maruz kalmamış organizmalar.

Belli bir dönem veya mevsimde özellikle yaprağı el ayası şeklinde geniş olan ağaç veya çalıların yaprağını dökmesi. İğne yapraklı ağaçlar da yaprağını dökmektedir, ancak bunların yapraklarının dökülmesi tüm mevsim boyunca devam ettiği için ağaç yapraksız kalmamaktadır.

Tesisi veya yayılması durumunda, mevcut ekosistemlerin, habitatların veya türlerin değişimine neden olan bir yabancı tür.

Belli bir alan veya bölgede doğal olarak görülen flora veya fauna türü.

Belli bir bölge veya bir yerleşim yeri çevresinde ağaçlandırma ve otlandırma ile yapılan yeşillendirme. Bu kuşakta, rekreasyon alanı ve parklar ile halkın yararlanacağı sportif tesisler de oluşturulmaktadır.

Bir toplumun yaşam bölgesini çevreleyen, ağaçlar ve yeşil bitki örtüsü ile kaplı alanlardır. Diğer bir tanımla göre yeşil kuşak, aşağıdaki amaçlarla, ağaç ve ağaççıkların dikilmesi ve bakımı ile oluşturulan bir örtü kuşağıdır (i) çölleşmenin yayılımının önlenmesi; (ii) doğal ve yarı doğal ortamların korunması; (iii) kentsel yerleşim alanlarında hava kalitesinin iyileştirilmesi; (iv) kentsel alanlarda yaşayan insanlar için bu alanların yakınında rekreasyon ve doğa eğitimi imkanları oluşturmak ve (v) kırsal alanların kendine has karakterinin, kentsel alan yayılımı ile yok olma tehdidine karşı korumak.